in

ÇalışkanÇalışkan HavalıHavalı AğlamaklıAğlamaklı EntellektüelEntellektüel ŞaşkınŞaşkın Sevgi DoluSevgi Dolu ÇılgıncaÇılgınca

Virüsler

Hayatın Olduğu Her Yerde…

İçindekiler

Tanım

Yüzyıllar boyu aramızda olan virüsleri, patojen (hastalık yapıcı) özellikte olmaları ile hepimiz az çok biliriz. Peki virüs ne demektir? Kimdir bu virüsler? Yol açtıkları hastalıklar nelerdir?

Virüs kelimesinin Türkçe’deki tam olarak karşılığı “zehir” demektir. Bugüne kadar faydalı veya zararlı bir virüs bulunamadığı için zehir kelimesi karşılığını almıştır.

Çapları yaklaşık 20 nm’yi bulan, baş, boyun ve kuyruk kısımlarından oluşan, en küçük biyolojik varlıklardan biridir ve hiçbir canlı alemi kategorisi içine konulamayan, apayrı bir gruptur. Herhangi bir organelleri ve canlılık aktiviteleri yoktur, fakat protein kılıf içinde DNA’ya ya da RNA’ya sahiptirler ve canlı bir hücrenin içinde canlılık özelliği gösterirken, bu hücreden ayrıldıkları zaman pasif duruma geçerler. Bu durum, canlı olup olmadıkları konusunda en büyük tartışma konularından biridir.

Genel Özellikleri Nelerdir?

  • Baş, boyun ve kuyruk kısımlarından oluşur.
  • Zorunlu hücre içi parazitidirler.
  • Cansız ortamlarda kristalleşirler.
  • DNA’dan veya RNA’dan oluşan genetik yapılarına “genom” adı verilir.
  • Hücre zarı, sitoplazma ve organelleri yoktur.
  • Hiçbir antibiyotik etki etmez çünkü enzim sistemleri yoktur.
  • Konak hücrelerine özgü varlıklardır ve hepsi konak hücrelerine zarar verir.
  • Kuyruk kısımlarında, bir önceki konak hücreden aldıkları enzimler bulunur ve bu enzimleri, başka bir konak hücreye girmek için kullanırlar.

Virüsler,

  • DNA’ya ve RNA’ya sahip olma
  • Protein kılıf taşıma
  • Mutasyona uğrama
  • Enzim bulundurma
  • Konak hücrede üreme gibi özellikleri ile canlılara benzerken;
  • Cansız ortam kristalleşme
  • Enzim sisteminin olmayışı
  • Metabolizmanın olmayışı
  • Hücre zarı, sitoplazma ve organellerin olmayışı gibi özellikleri ile cansızlara benzerler.

Çeşitleri Nelerdir?

  1. Bitki Virüsleri
  2. Hayvan Virüsleri
  3. Bakteri Virüsleri olmak üzere üç çeşite ayrılır.

1) Bitki Virüsleri

Konak hücre olarak bir bitki hücresini seçenlerdir. Kalıtım maddeleri genellikle RNA olup; patates, salatalık ve tütün mozaik virüsü örnek olarak verilebilir.

2) Hayvan Virüsleri

Konak hücre olarak hayvan ya da insanları seçenlerdir. Kalıtım maddeleri DNA veya RNA olup; grip, uçuk (herpes), kuduz, hepatit B, AIDS/HIV virüsleri örnek olarak verilebilir.

3) Bakteri Virüsleri

Konak hücre olarak bakterileri seçenlerdir. Kalıtım maddeleri genellikle DNA’dır. Bakterileri konak hücre olarak kullanan virüslere, “bakteriyofaj” denir.

Nasıl Çoğalırlar?

Virüsler, canlılık aktivitelerini gösterebilmek için canlı bir hücreye ihtiyaç duyarlar, bunun en temel nedeni ise üremedir. Bakteriyofaj kelimesindeki “faj”, parçalayan, öldüren anlamına gelirken, “bakteriyofaj” ise bakteri parçalayan, bakteri öldüren anlamına gelmektedir.

  1. Virüsler, “tutunucu iplik” denilen iplikleri ile ilk önce bakteri hücresinin zarına tutunurlar.
  2. Kuyruk kısımları yardımıyla, daha önceki konak hücreden aldıkları enzimler ile bakteri hücresinin zarını eritirler ve DNA’larını bakteri hücresinin içine gönderirler.
  3. Bakteri hücresinin içine giren virüs DNA’sı, bakteri DNA’sını parçalar ve böylelikle hücre yönetimini ele geçirmiş olur.
  4. Virüs, kendi DNA’sını eşlemek için bakteri hücresinin nükleotit ve enzimlerini kullanırken; protein kılıf oluşturmak için hücrenin enerjisi, organelleri, besinleri gibi diğer kaynaklarını kullanır.
  5. Üretilen protein kılıflar (kapsid), DNA molekülleri ile bir araya geldiğinde yeni virüsler oluşur. Oluşan çok sayıdaki virüsü içine alamayacak olan bakteri hücresi patlayarak ölür. Bu olaya “lizis” denir. Lizis sonucu çok sayıda virüs serbest kalarak, bakteri hücresini terk eder.

Yol Açtıkları Rahatsızlıklar Nelerdir?

Grip, uçuk (herpes), kuduz, hepatit B, AIDS/HIV gibi rahatsızlıklar oluşabilir.

1) Grip

Grip, kalıtım maddeleri RNA olan, üst solunum yollarına etki eden virüslerin oluşturduğu bir rahatsızlıktır. Antibiyotikler, virüslere etki etmeyip, sadece bakteri odaklı olduğu için bu rahatsızlığın tedavisinde kullanılamaz. Bol sıvı tüketilmesi ve 3-5 gün iyice dinlenilmesi durumunda rahatsızlık, yaklaşık bir hafta içinde düzelecektir, bunun haricinde doktora gitmekte iyileşme sürecinde önemli bir etkendir.

2) Uçuk (Herpes)

Uçuk, genellikle dudak, ağız ve burun çevresine etki eden virüslerin oluşturduğu bir rahatsızlıktır. Uçuk virüsü, öpüşme veya temas sonucu bir vücuttan başka bir vücuda girer ve sinir hücrelerine yerleşerek, bağışıklık sistemini zayıflatır. İlaç tedavisi ile uçuk virüsünü durdurmak mümkündür.

3) Kuduz

Kuduz, genellikle hayvanlardan insanlara bulaşan, beyni ve omuriliği etkileyen ve ölümle sonuçlanabilen; sıcak kanlı hayvanların (memeliler ve kuşlar) hücrelerinde yaşayabilen virüslerin oluşturduğu bir rahatsızlıktır. Kuduz virüsü, kurt, tilki, yarasa, tavşan gibi yabani hayvanlarda ve kedi, köpek gibi evcil hayvanlarda yaygın bir şekilde bulunmaktadır. Virüs, genellikle bu hayvanların salyasında bulunur. Hayvanın ısırmış olduğu yerdeki açık yaradan içeri girerek yavaş yavaş ilerler ve beyne ulaşır. Aşı veya bağışıklık serumu uygulanarak bu rahatsızlıktan korunmak mümkündür.

4) Hepatit B

Hepatit B, karaciğer iltihabı anlamına gelen, hepatit hastalığına neden olan virüslerin oluşturduğu bir rahatsızlıktır. Karaciğer dokusunu oluşturan hücrelere yerleşerek, bu hücrelerin zamanla işlevlerini yapamaz hale gelmesine neden olan bu virüs, kan yoluyla ve genellikle yakın temasla (tükürük, ter, cinsel organ sıvıları gibi) bulaşır. Eğer virüs vücuda girmemişse, aşılanma yöntemi ile bu rahatsızlıktan korunulabilir ancak aşılanma yöntemi taşıyıcılara ve hepatit hastalarına uygulanamaz.

5) AIDS/HIV

HIV, Türkçe kelime anlamı olarak “İnsan İmmün Yetmezlik Virüsü” anlamına gelirken; AIDS, “Kazanılan Bağışıklık Sistemi Bozukluğu Sendromu” anlamına gelmektedir. HIV, insanlarda bağışıklık sistemini zayıflatarak, AIDS’e neden olabilen bir virüstür. AIDS virüsü insanlarda, kan yolu, cinsel temas ve anneden bebeğe geçiş olmak üzere üç farklı yolla geçebilir. Ölümle sonuçlanabilen bu rahatsızlık için, henüz herhangi bir aşı veya tedavi bulunamadığı için, bu rahatsızlıktan korunmanın tek yolu bilgi sahibi olmaktır. HIV virüsü ise, sadece kan ve cinsel organ sıvıları ile geçiş yapmaktadır. HIV, temas (sarılmak, el sıkışmak, dokunmak gibi), aynı yerde oturmak, aynı banyoyu veya tuvaleti kullanmak, aynı kıyafeti giymek, aynı eşyaları (çatal, bardak, tabak gibi) kullanmakla bulaşmaz.

Kaynaklar:

  1. https://www.mdpi.com/journal/viruses
  2. https://microbiologysociety.org/why-microbiology-matters/what-is-microbiology/viruses.html
  3. https://www.medicalnewstoday.com/articles/158179
  4. https://www.genome.gov/genetics-glossary/Virus

Görsel Kaynak: https://t24.com.tr/haber/turkiye-den-bilim-insanlari-4-olumcul-virus-buldu,833488

Editör: Elif Berfin KORGAN

Ne düşünüyorsunuz?

10 Points
+ Oy - Oy

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

4 Yorum