in

Trombositopeni Radius Yokluğu Sendromu

Trombositopeni Radius Yokluğu Sendromu: Tanım, Sıklık, Nedenler, Kalıtım Modeli, Bu Hastalığın Diğer İsimleri

İçindekiler

Tanım

Trombositopeni radius yokluğu (TAR) her iki kolun ön kısmında bulunan radius denilen kemiğin yokluğu ve pıhtılaşmayla (pıhtı hücreleri) ilgili olan kan hücrelerinin noksanlığı (eksikliği) ile karakterize bir sendromdur. Bu pıhtı hücrelerinin eksikliği (Trombositopeni) genellikle bebeklik dönemi süresince kendini gösterir ve zaman geçtikçe daha az şiddetli hale gelir, hatta bazı vakalarda pıhtı hücrelerinin seviyesinin normale döndüğü gözlenmiştir.

Trombositopeni normal kan pıhtılaşmasını önler, kolay morarmalarla ve sık görülen burun kanamalarıyla sonuçlanır. Beyinde ve diğer organlarda özellikle yaşamın ilk bir yılı boyunca potansiyel olarak hayatı tehdit eden şiddetli kanamalar (hemorrhage) meydana gelebilir. Kanamalar beyinde hasar oluşturabilir ve zihinsel engelliliğe sebep olabilir. Bu süreç boyunca etkilenen çocuklardan hayatta kalanlar ve beyinde zarar verici kanamalar görülmeyenlerde normal yaşam süresi ve normal zihinsel gelişim görülür.

TAR sendromu olan insanlardaki iskelet problemlerinin şiddeti etkilenen bireylerde farklılık gösterir. Radius, ön kolun başparmak tarafında bulunan kemik, neredeyse her zaman her iki kolda da eksik olur. Ulna denilen ön koldaki diğer kemik ise, bir veya iki kolda da az gelişmiş olabilir veya hiç olmayabilir. TAR sendromu benzer bozukluklar arasında pek alışılmadık bir durumdur çünkü etkilenen bireyler başparmaklara sahiptir, fakat Radius bulunmayan diğer durumları olan bireylerde genellikle başparmak yoktur. Bununla birlikte, ellerde perdeli veya kaynaşmış parmaklar (Sindaktili) veya eğri serçe parmaklar (beşinci parmak klinodaktili)  gibi diğer anomaliler görülebilir. Ayrıca TAR sendromuna sahip olan bazı bireylerde üst kollar, bacaklar veya kalça kısmını etkileyen iskelet anomalileri görülür.

TAR sendromunda meydana gelebilecek diğer özellikler böbrekler ve kalpteki bozuklukları da içerir. Bu hastalığı olan bazı kişiler küçük alt çene (Mikrognati), belirgin alın ve düşük yerleşimli kulaklar gibi alışılmadık yüz özelliklerine sahip olur. Etkilenen bireylerin yaklaşık yarısı bu hastalıkla ilişkili olan Trombositopeniyi daha da kötüleştiren inek sütüne karşı alerjik reaksiyonlar gösterirler.

Sıklık

TAR sendromu 100 000 yeni doğandan 1’den daha az bireyi etkileyen nadir bir hastalıktır.

Nedenler

RBM8A genindeki mutasyonlar TAR sendromuna neden olur. RBM8A geni RNA bağlayıcı motif proteini 8A denilen proteinin yapımı için bilgi sağlar. Bu proteinin, diğer proteinlerin üretimine dahil olan birkaç hücresel fonksiyon için önemli olduğuna inanılıyor.

TAR sendromu olan birçok insanda RBM8A geninin bir kopyasında mutasyon görülür ve her hücredeki RBM8A genin diğer kopyasını içeren kromozom 1’ in genetik materyalinin silinmiş olduğu gözlenir. Etkilenen bireylerin sayıca küçük bir kısmında her hücredeki RBM8A geninin her iki kopyasında da mutasyon olduğu ve kromozom 1 üzerindeki genetik materyalin silinmediği görülür. RBM8A gen mutasyonu RNA bağlayıcı motif protein 8A’nın miktarını azaltarak TAR sendromuna neden olur. TAR sendromuyla ilişkili olan delesyon kromozom 1’in  uzun kolundaki (q) 1q21.1 denilen bölgesinde  en az 200.000 DNA yapı taşını (200 kilobaz, or 200 kb) ortadan kaldırır. Bu delesyon her hücredeki  RBM8A geninin bir kopyasını ve bu kopyadan üretilen RNA bağlayıcı motif protein 8A’yı ortadan kaldırır.

Ya bir RBM8A gen mutasyonu ve kromozom 1 delesyonu olan insanlarda ya da her iki gen mutasyonunun da görüldüğü insanlarda RNA bağlayıcı motif protein 8A’nın azaldığı görülür. Bu azalmanın belirli dokuların gelişiminde problemlere yol açtığı düşünülüyor, fakat TAR sendromunun özgün belirti ve semptomlarına nasıl neden olduğu bilinmiyor. RBM8A genini içeren delesyonun kromozom 1’in her iki kopyasında da oluştuğu hiçbir vaka bildirilmemiştir,  çalışmalar RNA bağlayıcı motif protein 8A’nın tamamen kaybının hayatla bağdaşmadığını göstermektedir.

Araştırmacılar bazen, 1q21.1 mikrodelesyonu denilen başka bir kromozomal anomaliliden ayırt etmek için TAR sendromuyla ilgili olan kromozom 1’ deki delesyona 200-kb’lik delesyon göndermesi yapıyorlar. 1q21.1 mikrodelesyonu olan insanlarda 200 kb’lık delesyonun meydana geldiği bölgenin yakınında kromozom 1q21.1 bölgesinde farklı, daha büyük DNA segmenti kayıptır. 1q21.1 mikrodelesyonu ile ilişkili kromozomal değişiklik genellikle tekrarlayan distal 1.35- Mb delesyonu olarak adlandırılır.

Kalıtım Modeli

TAR sendromu otozomal çekinik modelle kalıtılır, bu da her hücredeki genin her iki kopyasının da değiştirildiği anlamına gelir. Bu hastalıkta, her hücredeki RBM8A geninin her iki kopyasında da mutasyon vardır ya da daha sıklıkla görülen durumlar ise genin bir kopyasında mutasyon vardır ya da kromozom 1 üzerindeki silinmiş bir  segmentin parçasının kaybolmasıdır. Etkilenen bireyler genellikle RBM8A gen mutasyonunu bir ebeveynden alır. Vakaların yaklaşık yüzde 75’inde etkilenen bireye kromozom 1’in kopyası ile 200-kb delesyonu diğer ebeveynden kalıtılır. Kalan vakalarda, delesyon üreme hücrelerinin (yumurta ve sperm) oluşumu esnasında veya fetal gelişimin erken evrelerinde meydana gelir. TAR sendromlu bireylerin ebeveynleri RBM8A gen mutasyonu veya 200-kb delesyonu taşımalarına rağmen, genellikle bu hastalığın belirti ve semptomlarını göstermezler.

Bu Hastalığın Diğer İsimleri

  • Kromozom 1q21.1 delesyon sendromu 200-KB
  • Radyal aplazi-amegakaryositik trombositopeni
  • Radyal aplazi-trombositopeni sendromu
  • TAR sendromu
  • Trombositopeni radius eksikliği

Kaynakça: https://medlineplus.gov/genetics/condition/thrombocytopenia-absent-radius-syndrome/

Görsel Kaynak: https://www.thoughtco.com/role-of-platelets-373385

Editör: Ecem Bolat

Ne düşünüyorsunuz?

6 Points
+ Oy - Oy

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir