in

İnflamasyon ve Ölümcül Akciğer Hastalığı

İnflamasyon ve Ölümcül Akciğer Hastalığı İlişkisi

Giriş

Çalışma, inflamasyonun, ölümcül akciğer hastalığına neden olması için sessiz mutasyonu tetiklediğini gösteriyor.

akciger-inflamasyon-iliskisi
Akciğer Doku Vadesi: Rutgers Üniversitesi

Çalışma

Stanford Üniversitesi tıp bilimindeki araştırmacılar, sıçanlarda bulunan akciğer içerisindeki iltihabın, ölümcül formdaki yüksek kan basıncına sahip akciğer içerisinden, pulmoner hipertansiyon vakalarında beklenmedik hamlelere neden olan, gizli genetik kusurları uyandırabilecek grip kadar basit şey tarafından tetiklendiğini buldular.

Doktoralı yoğun bakım ve pulmoner kıdemli araştırma bilimcisi Amy Tian, bu “bir- iki yumruk türünden biri ” diyor. “Temel olarak, akciğer atardamaları içerisindeki ilk darbe mutasyon, ikinci darbe ise iltihaptır.” Sağlıklı olabilir ve bu mutasyona taşıyıcı olarak sahip olabiliriz, fakat aniden bakteri veya virüse ait bir enfeksiyon da kapabiliriz ve bu durum bizi korkunç bir hastalığa sürükler.”

Tian, Circulation dergisinin 29 Ağustosta yayımlanacak olan çalışmasını yürüten yazar. Çalışmanın kıdemli yazarı olan Mark Nicolls ise, tıp doktoru bir profesördür.

Nicolls diyor ki, “Bu, normalde ölümcül gizli genetik mutasyonların nasıl ‘ikinci darbe’ olarak sunulduğunu anlamak için önemli bir araştırmadır.”

“Ayrıca bu, pulmoner hipertansiyon içerisindeki iltihabın rolünün, daha ileriki gelişmelerde bilimsel olarak anlaşılmasını sağlar.”

Şu anda, nefes almada yaşanılan zorluk ve göğüs ağrısına neden olan zayıflatıcı hastalığın, pulmoner tansiyon için bilinen bir nedeni yoktur. Hastalar, bir kat merdiven çıkmak gibi günlük basit egzersizleri uygulamak için aşırı güçsüz sayılıyor. Amerika’da ki pulmoner hipertansiyon derneğine göre; yılda ortalama 200.000 insan, bu hastalık yüzünden ABD’de hastaneye yatırılıyor. Akciğer organ nakli, bu hastalığın sadece ağır evrelerinde kullanılan mevcut bir tedavi, fakat bu da yalnızca %30 hayatta kalma oranına sahip.

Kalpte Zayıflama

Kanı kalpten akciğerlere taşıyan atardamarlar, gizemli bir şekilde kalınlaşır ve giderek daha fazla tıkanmaya yol açar, dolayısıyla zayıflayan kalpte, vücut boyunca kandaki akışın fazladan pompalanması zorlaştığında “Pulmoner Hipertansiyon” meydana gelir. Teşhis sonrası çoğu hasta, hayatlarının yalnızca kalan birkaç yılını hastalığın sonucunu tahmin etmekle yüz yüze kalarak kalp yetmezliğinden ölüyorlar. Bazı hastalar ise, bu hastalıkla doğuyor, fakat genellikle bu durum onlarda daha sonradan ortaya çıkıyor.

Tedavi, var olan kanın akışı boyunca akciğerlerdeki hastalıklı kan damarlarının düz kas hücrelerinin gevşemesine neden olan ilaçlar ve damar genişleticilerle sınırlı kalmaktadır. Bu ilaçlar, bazı belirtileri hafifletir ve hayatta kalma şansını uzatarak onlara yardım eder, fakat tam olarak bir çare değildir. Bu nedenle, bilim insanları başka tedavi yöntemleri aramaktadır.

Önceki araştırmalar, pulmoner hipertansiyonun kalıtsal formlarına sahip hastaların çoğunda, en ölümcül mutasyon BMPR2  genini taşıdığını gösterdi. Mutasyonun bu hastalığa neden olan bir rol alıp almadığı henüz belirsiz. Nicolls diyor ki, “Şaşırtıcı biçimde mutasyona sahip insanların %80’i hastalığın farkına varamıyor ve mükemmel derecede sağlıklı yaşamaya devam ediyor.”

Akciğerlerdeki iltihaplanma ile ilgili önceki araştırmalara dayanarak, Stanford Üniversitesi araştırmacıları, iltihap üretim yolunun belirli hastalarda, hastalığa neden olan mutasyon tetikleyicinin ikinci “darbe” olduğunu sağlayabileceğine dair varsayımda bulundular. Teori testine göre, bu araştırmacılar BMPR2 geni taşıyan mutasyonlu sıçan modeli geliştirdiler. Yıl içerisinde sıçanları gözlemlediler ve hayvanların sağlıklı kaldığı sonucuna ulaştılar. Sıçanlar henüz geçici akciğer iltihabını tetikleyen 5LO enzimi taşıyan bir virüsle enjekte edildiğinde, pulmoner hipertansiyonu geliştirdiler.

Tian diyor ki, “İlk başta mutasyona sahip sıçanlar sağlıklıydı, kafes etrafında koşuyorlardı, sonra akciğer atar damaları içerisindeki iltihap üretimini teşvik eden, onların kendi akciğerlerinde sahip oldukları virüsü sıçrattık ve hasta oldular.”

Virüslerin neden oldukları akciğer iltihabı genellikle sadece birkaç hafta sürer ve insanlarda yüksek rakımlara tırmanma, bakteriyel enfeksiyon veya şiddetli grip gibi çevresel tetikleyicilerden de kaynaklanabilir. Ancak, genetik olarak duyarlı sıçanlar için virüs, pulmoner hipertansiyonun ölümcül bir şekline neden olur, akciğer atardamarları zarar görür ve kalıcı iltihaba yol açar.

Tian diyor ki, “Virüs veya bakteriyel enfeksiyonlardan geçici akciğer hasar türlerinden astım ve ağır grip, her ikiside 5LO aracılı olabilir.” “Normalde iltihabın bu türü, oldukça kısa bir ömre sahiptir, ancak bu sıçanlar için kan damalarını kaplayan endotel hücrelerine verilen zarar, enjekte edilen virüs öldükten sonra bile devam etti. Bu hücreler kötü bir oyuncu oldu ve iltihabı çoğaltmaya devam ettiler.”

Bu çalışma gösteriyor ki, bu sonuçlar, pulmoner hipertansiyon için genetik risk taşıyan hastalarda akciğer iltihabının potansiyel çevresel nedenlerini sınırlandırmasının, hastalığın gelişmesini önlemeye yardımcı olabileceğini göstermektedir.

Dergi Bilgisi: Circulation

Görsel Kaynak: https://www.eurekalert.org/multimedia/pub/134452.php?from=352005

Editör: Meryem Melisa KAR

Ne düşünüyorsunuz?

2 Points
+ Oy - Oy

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir