in

AğlamaklıAğlamaklı

Pfeiffer Sendromu

Pfeiffer Sendromu: Tanım, Sıklık, Nedenler ve Kalıtım Modeli

İçindekiler

Tanım

Pfeiffer  sendromu, belirli kafatası kemiklerinin (kraniyosinostozis) erken kaynaşmasıyla karakterize edilen genetik bir bozukluktur. Bu erken kaynaşma, kafatasının normal şekilde büyümesini önler ve baş ve yüzün şeklini etkiler. Pfeiffer sendromu, ayrıca el ve ayaklardaki kemikleri de etkiler.

Pfeiffer sendromunun karakteristik yüz özelliklerinin çoğu, kafatası kemiklerinin erken kaynaşmasından kaynaklanır. Bu kemiklerin anormal büyümesi, şişkin ve geniş gözlere, yüksek alna, az gelişmiş bir üst çeneye ve gagalı bir burna neden olur. Pfeiffer sendromlu tüm çocukların yarısından fazlasında işitme kaybı vardır, ayrıca diş problemleri de yaygındır.

Pfeiffer  sendromu olan insanlarda başparmaklar ve ilk (büyük) ayak parmakları geniştir ve diğer parmaklardan uzağa doğru bükülür. Alışılmadık şekilde kısa parmaklar ve ayak parmakları da (brakidaktili) yaygındır ve parmaklar arasında bir miktar dokuma veya kaynaşma olabilir (eş zamanlı olarak).

Pfeiffer sendromu üç alt gruba ayrılır. Klasik Pfeiffer  sendromu olarak da bilinen Tip 1, yukarıda tarif edildiği gibi semptomlara sahiptir. Tip 1 Pfeiffer sendromlu çoğu birey, normal zekaya ve normal yaşam süresine sahiptir. Tip 2 ve 3, genellikle sinir sistemi ile ilgili problemleri içeren daha şiddetli Pfeiffer sendromu şeklidir. Kafatası kemiklerinin erken kaynaşması beyin büyümesini sınırlandırarak gecikmiş gelişim ve diğer nörolojik problemlere yol açabilir. Ek olarak, tip 2 veya 3’e sahip olan bireyler, dirsek veya diğer eklemlerde kemiklerin (ankiloz) kaynaşmasına, hareketliliğin sınırlandırılmasına ve yüz ve solunum yollarındaki anormalliklere sahip olabilirler, bu da hayatı tehdit edici solunum problemlerine neden olabilir.Tip 2, kafatasındaki daha geniş kemik kaynaşmasının neden olduğu yonca yaprağı şeklindeki bir kafanın varlığı ile tip 3’ten ayırt edilir.

Sıklık

Pfeiffer sendromu, yaklaşık 100.000 kişiden 1’ini etkiler.

Nedenler

Pfeiffer sendromu, çoğunlukla FGFR2 genindeki mutasyonlardan kaynaklanır. FGFR1 genindeki mutasyonlar, tip 1 Pfeiffer sendromu vakalarının küçük bir yüzdesine neden olur. Bu gendeki mutasyonlar, tip 2 veya 3 ile ilişkilendirilmemiştir.

FGFR1 ve FGFR2 genleri, sırasıyla fibroblast (Bağ dokunun ana maddesi olan ve yaraların iyileşmesinde işlevi olan kollajen adlı proteinin yapımından sorumlu hücrelerdendirler.) büyüme faktörü reseptörleri 1 ve 2 olarak bilinen proteinlerin yapılması için talimatlar sağlar. Çoklu görevleri arasında, bu proteinler, embriyonik gelişim sırasında olgunlaşmamış hücrelere kemik hücreleri olma sinyalini verir. FGFR1 veya FGFR2 genindeki bir mutasyon, ilgili proteinin fonksiyonunu değiştirir ve uzun süreli sinyallemeye neden olur, bu da kafatası kemiklerinin erken kaynaşmasını teşvik edebilir ve ellerde ve ayaklarda kemik gelişimini etkileyebilir.

Kalıtım Modeli

Bu durum otozomal dominant bir modelde kalıtsaldır, bu da her hücrede değiştirilmiş genin bir kopyasının bozukluğa neden olması için yeterli olduğu anlamına gelir.

Hastalığın Diğer İsimleri

  • Akrosefalosindaktili, tip 5
  • ACS5
  • Kraniyofasiyal-iskelet-dermatolojik displazi
  • Noack sendromu

Kaynak: https://ghr.nlm.nih.gov/condition/pfeiffer-syndrome

Editör: Meryem Melisa KAR

Ne düşünüyorsunuz?

2 Points
+ Oy - Oy

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir