in

EntellektüelEntellektüel ÇalışkanÇalışkan HavalıHavalı ŞaşkınŞaşkın Sevgi DoluSevgi Dolu AğlamaklıAğlamaklı ÇılgıncaÇılgınca

Bağışıklık Sistemi

Bağışıklık Sistemi Hakkında Şaşırtıcı 11 Gerçek

İçindekiler

Bazı İnsanların Bağışıklık Sistemi Çok Az veya Hiç Bağışıklık Sistemleri Yok

Bağışıklık Sistemi
Görsel Bilgileri: 3DScience.com

1976’da yayınlanan “The Boy in the Plastic Bubble” filminde, vücudu enfeksiyonlarla savaşamayacağı için tüm hayatını kapalı bir ortamda yaşamak zorunda kalan, bağışıklık sistemi zayıf olan birisini anlatıyor. Hikaye her ne kadar kurgusal olsa da, Bağışıklık Sistemi Hastalığı (Şiddetli Kombine İmmün Yetmezlik (SCID) veya “Kabarcık Çocuk Hastalığı”), her 100.000 doğumda yaklaşık 1 kişide oluşan gerçek bir durumdur.

Eskiden SCID hastaları için tek tedavi yöntemi, eş olan bir kardeş donörden kemik iliği nakliydi, fakat son zamanlarda gen terapisi de umut verici bir durum oldu.

İnsanlar Uzun Zaman Boyunca Hastalıkların Sıvı Dengesizliklerinden Kaynaklandığına İnanıyorlardı

Bağışıklık Sistemi
Görsel Bilgileri: Shutterstock aracılığı ile kırmızı kan hücreleri diyagramı

19. yüzyılda, mikroorganizmaların bazı hastalıklara neden olduğunu doğru bir şekilde açıklayan mikrop hastalığı teorisi önem kazanmıştır. Mikrop hastalığı teorisinden önce, Batı tıbbi düşüncesine 2000 yıl boyunca humoral patoloji teorisi (veya humoralizm) üstünlük kurdu.

Gözden düşmüş olan bir teori, insan vücudunun, kan, sarı safra, kara safra ve balgam gibi dört sıvı maddeden veya humoralizmden meydana geldiğini öne sürdü. Hastalıklara veya sakatlıklara, bu humoralizmin bir veya daha fazlasında bulunan eksiklik veya fazlalık neden olur. Sıvı dengesini yeniden sağlamaya, kan alma gibi hastalık tedavileri odaklanmıştır.

Bilinen En Eski Bağışıklık Sistemi Kaynağı İki Bin Yıl Öncesine Kadar Dayanıyor

Bağışıklık Sistemi
Görsel Bilgileri: Dreamstime

18. yüzyılın sonlarına doğru ilk aşır geliştirildi, fakat insanlar bağışıklığın önemini çok daha önce fark ettiler.

Yunanlılar, milattan önce 430 yılında Atina’da oluşan bir veba sırasında, daha önce çiçek hastalığından kurtulan insanlara, hastalığın ikinci kez bulaşmadığını fark ettiler. 1998 yılında Uluslararası Bulaşıcı Hastalıklar Dergisi’nde bulunan bir makaleye göre, bu hastalıktan kurtulanları genellikle çiçek hastalığına yakalanan kişilerin yanına katılmaya çağırdı.

Çinli şifacılar 10. yüzyılda, hastalığın hafif formuna yakalanan sağlıklı hastaların burunlarına kurutulmuş çiçek kabukları üflediler ve iyileşen hastalar çiçek hastalığına karşı daha bağışıklı bir duruma geldi. 1700’lerde, variolasyon veya aşılama olarak isimlendirilen bu uygulama, Avrupa ve Yeni İngiltere’de yayıldı.

Bazen Bağışıklık Sistemimizin İşini Yapması Sonucu Hastalık Semptomları Oluşur

Bağışıklık Sistemi
Görsel Bilgileri: nray | Dreamstime

Genellikle bakteri, virüs ve mantarların hastalık semptomlarına neden olduğunu duyarsınız, fakat bu teknik olarak yanlış bir bilgidir. Bazen bağışıklık sistemimiz mikroorganizmalara karşı tepki verdiği için hastalık semptomları meydana gelir.

Örnek olarak soğuk algınlığını ele alalım. Rinovirüs, epitel hücrelerini (vücuttaki boşlukları düzenleyen hücreler) üst solunum yolumuzu istila ettiğinde bağışıklık sistemimiz harekete geçer. Kan damarlarımızı genişleten ve geçirgenliklerini arttıran, histamin adı verilen bağışıklık sistemi kimyasallarıdır, böylelikle enfekte olan epitel dokulara proteinlerin ve beyaz kan hücrelerinin ulaşmasını sağlar. Ancak, burun tıkanıklığına, burun boşluğunda bulunan kan damarlarının iltihabı neden olur.

Ek olarak, histaminlerin etkilediği mukus üretimi ile birlikte burun akıntısı, geçirgen kılcal damarlarınızdan artan sıvı sızıntısı nedeniyle olabilir.

Uyku Eksikliğinden Dolayı Bağışıklık Sisteminiz Kötü Etkilenebilir

Bağışıklık Sistemi
Görsel Bilgileri: Shutterstock aracılığıyla uyku problemleri fotoğrafı

Soğuk algınlığı, grip ve diğer rahatsızlıkları önlemek için sağlıklı bir bağışıklık sistemi hayati önem taşır. Ancak son birkaç on yılda yapılan araştırmalar, uyku eksikliğinin, T-hücreleri olarak adlandırılan hücrelerin çoğalmasını azaltarak bağışıklık sisteminin hastalıklarla mücadele yeteneklerini bastırdığını sürekli olarak göstermektedir. Bağışıklık sistemini, tek bir kötü uyku gecesi bile, doğal katil hücrelerin sayısını azaltarak bozabilir.

Daha fazlası, 2012 yılında SLEEP dergisinde yayınlanan bir çalışma, gece altı saatten az uyuyan insanlarla tam bir gece uyuyan insanlar karşılaştırıldığında, muhtemelen uyku eksikliği körelmiş bir bağışıklık sistemine yol açtığı için aşıların daha az uyuyan insanlarda daha az etkili olabileceği ileri sürdü.

İlk Aşının Gelişimini Sütçüler Tetikledi

Bağışıklık Sistemi
Görsel Bilgileri: Shutterstock aracılığıyla inek fotoğrafları

Variolasyon, 1700 yıllarında Batı toplumunda standart bir uygulama haline gelmişti. Bu teknik hala insanları öldürmeye devam ediyordu, fakat 2005 yılında Baylor Üniversitesi Tıp Merkezi Bildirileri dergisinde yayınlanan bir makaleye göre, variolasyon ile ilişkili ölüm oranı, tam gelişmiş çiçek hastalığından 10 kat daha düşüktü.

Yüzyıllar geçtikçe yazılan masallar, eğer sütçüler, sığır çiçek hastalığından muzdarip olsaydı, sütçülerin çiçek hastalığı alamayacağını yaymaya başlamıştı. Daha fazlası, sığır çiçek hastalığının ölüm hızı variolasyondan daha düşüktü.

Bu bilgi, İngiliz Doktor Edward Jenner’ın, sığır çiçeklerinin çiçek hastalığına karşı koruduğunu ve bu sığır çiçeklerinin insanları çiçek hastalığına karşı korumak için kasıtlı bir yol olarak güvenli bir şekilde aktarılabileceği varsayımına yol açtı.

Jenner, 1976 yılının Mayıs ayında, çiçek hastalığı aşısına öncülük etti. Ellerinde ve kollarında taze sığır çiçeği hastalığı lezyonları olan genç bir sütçü kız buldu, lezyonlar üzerinden örnek aldı ve 8 yaşındaki bir çocuğa aşı yöntemiyle uyguladı. Çocuk, ateş ve iştah kaybı içeren hafif semptomlar yaşadı, fakat çabucak iyileşti. Jenner, birkaç ay sonra çocuğa taze çiçek hastalığı lezyonundan yapışkan bir madde enjekte etti, bu süreçte çocuk hiçbir semptom yaşamadı.

Otoimmün Hastalıklar Çoğunlukla Kadınları Etkiler

Bağışıklık Sistemi
Görsel Bilgileri: Shutterstock aracılığıyla endişeli kadın fotoğrafı

Otoimmün bir hastalık, vücudun doğal savunmalarının hiperaktif duruma geldiği ve normal dokulara yabancı cisimlermiş gibi saldırdığı bir bozukluktur. Romatoid Artrit, Çölyak Hastalığı ve Sedef Hastalığı gibi hastalıklar, otoimmün hastalıkların örnekleri arasında bulunur.

Ancak, 2008 tarihinde American Journal of Pathology‘de yayınlanan bir makaleye göre, rahatsızlıklar kadınları ve erkekleri eşit şekilde etkilemez. ABD nüfusunun, yaklaşık %78’i kadın olmak üzere, %5 ila %8’i otoimmün bir hastalığa sahiptir.

Bağırsak Bakterileri Sağlıklı Bir Bağışıklık Sisteminin Anahtarıdır

Bağışıklık Sistemi
Görsel Bilgileri: Dreamstime

İnsan vücudu, kendi hücrelerimizden 10 ila 1’den daha fazla sayıdaki trilyonlarca bakteriye ev sahipliği yapmaktadır. Genellikle bu mikroplar, gastrointestinal sistem için faydalıdır, sindirime yardımcı olurlar ve B ve K vitaminlerini sentezlerler. Ancak araştırmacılar, bağırsak bakterilerinin bağışıklık sistemine yardımcı olduğunu ve bizi farklı şekillerde sağlıklı tuttuğunu da öne sürmüştür.

Örnek olarak, yararlı bakteriler, patolojik bakterilerin (hastalığa neden olan) epitel ve mukozal dokularda kök salınımına engel olur. Ayrıca bu komensal bakteriler, bağışıklık sistemini hastalığa neden olan patojenleri ve zararsız antijenleri birbirinden daha iyi ayırt edebilmek için eğitir ve bu da alerjilerin gelişmesini önlemeye yardımcı olur.

Benzer olarak, iyi bakteriler, bağışıklık sisteminin antijenlere duyarlılığını tetikleyebilir, bağışıklık sisteminin vücudun kendi dokularına saldırdığı durumlar olan, otoimmün hastalıkların önlenmesine yardımcı olur.

Ayrıca bakteriler, yararlı antikorlar üretebilir ve bağışıklık sisteminin iç yaralanmalarını onarmasına yardımcı olan, bağırsak proteinlerinin ekspresyonunu etkiler.

Güneş Işığının Bağışıklık Sistemi Üzerinde Karmaşık Etkileri Vardır

Bağışıklık Sistemi
Görsel Bilgileri: Valentina R. | shutterstock

Yıllar boyunca bilim insanları, güneş ışığının zararlı ışınlarına maruz kalmanın (özellikle ultraviyole (UV) radyasyon ışınlarının) bağışıklık sisteminin bakteriyel, viral ve mantar gibi enfeksiyonlara karşı verdiği tepkiyi bastırabileceğini biliyorlardı. 2010 tarihinde Journal of Investigative Dermatology dergisinde yayınlanan bir makaleye göre, insan bağışıklık sistemini bastırabilmek için zor bir şekilde tespit edilen güneş yanığına neden olan durumların sadece %30 ila %50’si UVR dozlarını alır.

Aynı zamanda, vücudun D vitamini üretmesine güneş ışınları sebep olur. Doğa İmmünolojisinde yapılan yeni bir çalışma, eğer T hücrelerinin kan dolaşımında az miktarlarda D vitamini bulursa, harekete geçemeyeceğini öne sürdü. Ek olarak, diğer araştırmalar D vitamininin deride antimikrobiyal peptitlerin üretimini tetikleyebileceğini göstermektedir (bu bileşikler vücudu yeni enfeksiyonlara karşı savunmaya yardımcı olur).

Beyaz Kan Hücreleri Kanınızın Az Bir Miktarını Oluşturur

Bağışıklık Sistemi
Görsel Bilgileri: Norman B, Shutterstock

Sizi hastalıklardan korumak ve enfeksiyonlara karşı savaşmak için bağışıklık sistemi sürekli çalışmaktadır, bu nedenle bağışıklık sisteminin savaşcılarının (beyaz kan hücrelerinin) kanınızın büyük bir kısmını oluşturması ihtimali çok yüksektir.

Ancak her vaka böyle değil. Bir yetişkin vücudundaki 5 litre kanın içinde bulunan hücrelerin sadece %1’ini beyaz kan hücreleri oluşturur.

Ancak endişelenmeyin, her işi yapmak için yeterince beyaz kan hücresi bulunmaktadır. Her mikrolitre kanda 5.000 ila 10.000 beyaz kan hücresi bulunur.

Deniz Yıldızları Bağışıklık Sisteminin Ne Kadar Eski Olduğunu Gösterir

Bağışıklık Sistemi
Görsel Bilgileri: Julian Gutt, Alfred Wegener Institute

Doğuştan gelen bağışıklık ve edinilmiş (adaptif) bağışıklık olmak üzere bağışıklık sisteminin eşit şekilde iki önemli yönü vardır. Doğuştan gelen bağışıklık sistemi, enfeksiyon bölgesinde mikroorganizmalarla savaşmaya her zaman hazır olan hücrelerden ve proteinlerden oluşur; patojenler doğuştan gelen savunucuları atladığında adaptif bağışıklık sistemi harekete geçer.

Genellikle omurgasızlar (omurgasız hayvanlar), omurgalıların sahip olduğu adaptif bağışıklık sistemine sahip değillerdir. Fakat Rus biyolog Élie Metchnikoff, 19. yüzyılın sonlarına doğru omurgasızların doğuştan gelen bağışıklık sistemine sahip olduklarını buldu.

Metchnikoff, 1882 yılının Aralık ayında, bir gül dikeni ile bir deniz yıldızı larvasını deldi. Ertesi gün larvayı incelediğinde, larvada dikeni yutmaya çalışan çok sayıda küçük hücre keşfetti (fagositoz adı verilen doğuştan gelen bir bağışıklık süreci).

Önemli olarak, deniz yıldızı, omurgalıların dünyaya gelmesinden çok daha önce, yaklaşık 500 milyon yıl önce evrimleştiği için büyük ölçüde değişmeden kaldı ve doğuştan gelen bağışıklık sisteminin çok eski köklere sahip olduğunu düşündürmektedir.

Kaynak: https://www.livescience.com/40712-immune-system-surprising-facts.html

Görsel Kaynak: https://newspakistan.tv/experts-for-improving-kids-immune-system/

Editör: Berfin Sucu

Ne düşünüyorsunuz?

14 Points
+ Oy - Oy

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

3 Yorum